Kadir Özbilgin Köşe Yazıları Manşet Tokattan

Bilgisizlik mi planlı kötülük mü?

Aba altından değnek gösterenini saymazsak, bizdeki sorumlu yüksek siyaset erbabı ağaca çıksa pabuçları yerde kalmıyor; davranışları için bir engel bulunmuyor.

İpin ucunu kaçırdıkları yetmezmiş gibi,  “yeni bir model deniyoruz” gerekçesiyle beş paraya muhtaç biz kimsesizlere, çoban kulübesinde padişah rüyası gördürmeye çalışıyorlar.

Çalındıktan sonra ahırın kapısını kapatmaya çalışan seyis gibi, iş işten geçtikten sonra önlem almaya çalışıp, “yeni bir model deniyoruz” diyorlar.

Hani bu dönem şahlanma dönemiydi! Ne oldu? 20 yıldır iktidardaydınız, şimdi mi aklınıza geldi “yeni bir model” denemek. Hem “denemek” de ne? Biz deneme tahtası mıyız?

Akıl dışı, bilim dışı  “Yeni bir model” i ambalajlayıp bize sunmaya çalışıyorlar. İktidar risk almak konusunda hiçbir engel tanımayacak görülüyor.

İtiraf edelim ki iktidar takımının ve TV ekranlarında boy gösteren iktidar yandaşı yorumcuların ağzı iyi laf yapıyor ama artık kimse kanmıyor. Vatandaş da artık biliyor ki,  20 yıldır ağzımızı poyraza açtık, umduğumuzu elde edemedik de şimdi mi elde edeceğiz?

Tabi bir de araziye uyarak, bu yanlış siyaseti desteklemekte sakınca görmeyen bir politik grup var ki, biraz eleştiri alsalar, “ardında yüz köpek havlamayan kurt kurt sayılmaz” diyerek durumu kurtarmaya çalışıyorlar.

Yahu 20 yıldır Arafat’ta soyulmuş hacıya döndük; her şeyimizi kaybedip, çaresiz ve çırılçıplak kaldık. Arpacı kumrusu gibi ne yapacağımızı bilmeyerek, derin derin düşünmekten beynimiz karıncalandı, dumura uğradık. Açlıktan nefesimiz kokmaya başladı, hepimizi afakanlar bastı, hala “sabredin”, “yeni model deniyoruz” diyorlar.

Sürekli abartılı anlatımlar (hamaset)! Bırakın bu oyalama taktiklerini. Bu belayı berzahtan; içinden çıkılması pek güç olan durumdan bizi hemen nasıl kurtaracaksınız onu anlatın!

Kendi düşünce ve görüşünün en iyi olduğuna inanarak ve kimsenin öğüdünü dinlemeyip, başının dikine giden iktidar ama sonuçlarına katlanansa bizleriz.

Hala iktidarda nasıl kalırız hesapları, masal okumalar, oyalayıcı sözler, bunların modası geçti. Artık 2002 de alınan aptesle daha fazla namaz kılmak olanaklı görünmüyor.

Durumu kurtarma telaşında olan ve İktidara göbeğinden bağlı olan kişilerle, kimin arabasına binerlerse onun türküsünü çağıran gazeteciler, saltanatlarının sona ereceğinden endişe duyuyor olmalılar ki, çıktıkları TV programlarında Marmara çırası gibi yanıp tutuşmaktadırlar.

Hadi onları tanıyor ve amaçlarını biliyoruz. Bugün varlar yarın yoklar. Hepsi unutulacak, çalışacak gazete bile bulamayacaklar. Dikkate almaya değmez.

Peki milletvekilleri? Onlar ne yapacak?

Örneğin Tokat AKP milletvekilleri hamamın namusunu kurtarmaya çalışarak, görünüşü kurtarmaya yönelen bir takım yetersiz çarelere başvurarak ve halkı ikna etmeye kalkışarak,  “havan dövücünün hınk deyicisi” durumuna mı düşecekler yoksa gerçek durumla yüzleşme erdemini mi gösterecekler?

Bir tarafta halkımızın yararına olmayan hatta açıkça halkın çıkarlarına aykırı olan, geleceğimizi ipotek altına alan, “tiksindirici borç” diye anılan geçiş garantili otoyollar, köprüler, tüneller, hasta garantili şehir hastaneleri, yolcu garantili hava alanları için döviz üzerinden verilen uzun süreli garantili ödemeler, bir tarafta “tam takır kuru bakır bir Merkez Bankası.”

Diğer tarafta ise Cumhuriyetle kazandığımız değerleri yozlaştıran, ulusal gururumuzu, ulusal onurumuzu inciten, içte ve dışta saygınlığımızı ayaklar altına alan, geleceğimizi kişisel çıkarlara, siyasal ihtiraslara ve çıkar odaklarına tutsak eden yaşadığımız üzücü bir süreç.

Bunlar yetmezmiş gibi, aklı başından bir karış yukarı olan, düşünmeden aklına geleni söyleyen, yaşanan işsizlik ve yoksulluğa karşın her şeyi toz pembe gören bir siyaset anlayışı biz vatandaşları daha da perişan etmekte.

Şimdi sıra varlık fonundaki değerlerimize gelmiş gibi görünüyor. Paramız pul oldu, fakirleştik. İktidar fakirliğimiz üzerinden ülkenin değerlerini bir bir ve yok pahasına satarsa kimse şaşırmasın.

Bu durumu iktidar ve bu durumdan beslenen yandaşları görmeyince, diğer muhalefet partilerinin oluşturduğu Millet ittifakı caddeyi tutmuş görünüyor.

2023 seçimlerinde ya da bir erken seçimde Cumhur ittifakının iktidara giden geçişini engelleyip, ülkeyi ve bizleri bu karabasandan kurtarırlar mı göreceğiz.

İlgili Yazılar

Yeşilırmak kenarlarında neler oluyor…

TOKATtan Haber

Tokat gibi tarım şehirlerinin yıldızı parlayacakmış…

TOKATtan Haber

Vali Balcı’dan esnaf ziyaretleri…

TOKATtan Haber

Yorum Yaz