Kadir Özbilgin Köşe Yazıları Manşet Tokattan

Yücel Bulut’un gündemi yurttaşın gündeminden çok farklı…

İzliyorum, MHP Tokat Milletvekili Sayın Yücel Bulut konuşmalarında hep benzer konuları işliyor.

Sürekli koçaklamalı (hamasi) söylemlerle bana “cambaza bak” oyunu sergilediği izlenimi veriyor.

Reşadiye ilçe başkanlığının düzenlediği “Güçlü Siyaset Lider Ülke Türkiye Hedef 2023” toplantısında yine beni şaşırtmadı. Ülkedeki en can alıcı sorunlara değinme yerine yine “yurt,  ulus, ülkücülük” ve “yılgı” (terör) belasından konu açmış.

Hiç kuşku yok ki, bunlar da çok önemlidir ve hiç kuşku yok ki, yurdunu, ulusunu seven her Türk her türlü yılgıya karşıdır, gerektiği an her türlü saldırgana gerektiği karşılığı verecektir. Tıpkı Kurtuluş Savaşı’nda, “Kıbrıs Barış Harekâtı’nda” ve satkın FTÖ saldırısında olduğu gibi…

Ülke yangın yerine dönmüş yurttaşlar “fülüsü ahmere muhtaç” duruma düşmüş; çok yoksul, beş parasız durumda, çiftçiler çekerine (traktörüne) yakıt alamaz, tarlasına kemre (gübre) atamaz, banka borçlarını ödeyemez olmuş. Her türlü alış veriş alanında gerçek şişkinlik, (enflasyon) yüzde 80’e dayanmış, elektriğe yüzde 125 zam gelmiş, kış günü elektrik, havagazı ederleri el yakmaya başlamış. İnsanlar çarşı pazara çıkamayıp, halk ekmek satış yerlerinde uzun kuyruklar oluşturmuş ama üzülmeye gerek yok, bunlar Sayın Yücel Bulut’un gündemine girmemiş.

Gündemine ne girmiş? Sayın Sedef Kabaş!

Partililerine yaptığı konuşmada Sayın Sedef Kabaş’ın Fetullahçı yılgı örgütüyle bir ve beraber devindiğini (hareket ettiğini) söylemiş.

Bir hukukçu milletvekili bundan sızlanmak, bir sav ileri sürmek yerine, varsa elindeki kanıtlarla birlikte savcılığa suç duyurusunda bulunması gerekmez mi? Bunu yapmak yerine bir insana kara çalmak, suç yüklemek bir hukukçu vekile yakışıyor mu?

Birkaç gün önce Sayın Sezen Aksu’ya yakışıksız sözlerle çıkışan Sayın Devlet Bahçeli, Erdoğan’ın “Ben Sezen Aksu’yu kast etmedim” çıkışıyla nasıl zor duruma düşmüşse, Sayın Yücel Bulut’ da farkında mıdır bilmem ancak bu koçaklamalı sözleriyle sıkıntıya düşmektedir.

Ben ve benimle benzer düşündüğünü bildiğim Tokatlılar Sayın Yücel Bulut’tan şunların yanıtı duymak istiyor. Önce hukuksal olanlarından başlayalım.

-Sayın Bulut, siz bir avukatsınız, yani hukuk insanı. Peki, söyler misiniz, Anayasa’nın 8’inci maddesi yürütmenin cumhurbaşkanından oluştuğunu söylüyor. Cumhurbaşkanı hem devlet başkanı, hem de hükümet başkanı. Cumhurbaşkanı tarafsız olacağına ilişkin ant içiyor ama tarafsız olma olasılığı yok, çünkü partici. Eylemleriyle de toplumu bölüyor. Siz O’na “Sayın Cumhurbaşkanımız” diye sesleniyorsunuz. Peki biz nasıl olacak da “Bizim de Cumhurbaşkanımızdır” diyebileceğiz?

-Yine hukukçu kimliğinizle yanıtlamanızı isterim. İktidar partisinin tamamı, partinin medyası ve bağlaşıklık (ittifak) ortağı parti başkanı ve üyelerinin korudukları kesimler için hiçbir gözdağı (tehdit) ve küçültücü sözleri (hakaretleri) suç sayılmıyor. Suç geçiştirildiği için suçluların cüreti giderek artıyor. Peki, bu adalet sorunu nasıl çözülecek? Sizce siyasal etik sorunu yok mu?

-Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan sonra Şehitler ve Gaziler Platformu çıktı “Beyinlerine sıkacağız” tehditleri savurdu. Sizce bu söylem normal miydi de yasal bir kovuşturma yapılmadı?

-Bir hukukçu milletvekili olarak, Türkiye’de bağımsız yargıdan söz edebilir misiniz? Türkiye’de yargı güvenliği var mıdır?

-Mobese alıcı görüntülerinin bir siyasetçinin kötülüğüne kullanılması hukuken doğru mudur? Bu bir hukuksal sorun değil midir? Bu bir Fetö taktiği; özel yaşamın ortaya dökülmesi değil midir?

– Siz milliyetçilikten söz ediyorsunuz. Peki, “Türkçe yasaklansın” veya aynı günlerde “çocuklara Türkçe isim verilmesin” çıkışlarının nasıl bir toplumsal dönüşüme neden olabileceğini söyler misiniz?  “Türkçe yasaklansın” diye öneri veren kişiyi Milli Eğitim Bakan Yardımcısı yaptılar. Bunu nasıl açıklıyorsunuz?

-128 milyar dolar nerede?

-Toplanan deprem paraları nerede?

-15 Temmuz şehit yakınları ve gaziler için toplanan ve Mayıs 2021 tarihi itibariyle toplanan 309 milyon liranın en az 650-700 milyona ulaştığı söylenen paralar nerede?

-Enerji bunalımını, önleyemeyip, sanayicinin elektriğini kesen ve sanayici/dışsatımcının en az 5 milyar dolar kayıp yaşamasına neden olan bir siyasal erkin başarısından söz edebilir miyiz? Devlette böylesine bir öngörüsüzlük olabilir mi?

-Yakıta ve tüm tüketim gereçlerine gelen yüksek eder artışları hakkında ne düşünüyorsunuz? “Her eder artırımı kendisinden daha büyük bir eder artışına sebep olmaz mı? Her eder artışı, kendisinden sonraki eder artışının domino taşı değil midir?”

-Atatürk Hava Limanı’nı niçin kapatılmıştır? İstanbul Hava Limanı’nın kar yağışıyla ulaşıma kapatılması bir yatırım yanlışlığı değil midir?

– Yurttaşlarımız yoksulluğun ağında çırpınırken, ortak olduğunuz ve her uygun gördüğünüz durumda özveriyle savunduğunuz bağlaşıklığınızın (ittifakınızın) “bize ne yurttaşın sorunundan” biçimindeki tutumunu nasıl açıklıyorsunuz?

-Tokat Pancar Ekicileri Bileşkesinde (Kooperatifi’nde) yaşanan “kayyum” dayatması hakkında ne düşünüyor sunuz? Buradaki Kayyum kurulu neden birleşke (kooperatif) genel kurulunu oluşturup, birleşkeyi yeni seçilen yönetime bırakmıyor? Kayyum kurulunun birleşkenin 450-500 milyon lirayı bulan değerlerini satmak istediği söyleniyor. Siz bu konuda ne/neler yaptınız?

-Türkiye kendi kendine yeten bir ülke iken şimdi neden Rusya’dan en fazla “buğday”, “ayçiçek yağı”  “arpa”, “kepek”, nohut, bezelye, mısır, kanola, soya, “saman”, “kaba yem” alıyoruz? Dışalıma dayanan bir tarımsal kalkınma olur mu?

– Rusya’dan alınan ve bir defalığına 2,5 milyar dolar verdiğimiz S400 füzelerine ne oldu? Neden kuramadık?

-ABD’den alacağımız uçaklar veya parası ne oldu?

-Gençlerimiz neden yurtdışına kaçıyor?

-İşsizlik sorunu nasıl çözülecek?

-RTÜK, TÜİK, TCMB başta olmak üzere kamu kurumlarındaki hukuka ve bilime uymayan uygulamalar ve liyakatsizlikler hakkında ne düşünüyorsunuz?

-Peki, şu yolcu geçiş garantili yol ve köprü, hasta yatış garantili hastanelere döviz garantili ödemeler ve “beşli çete” diye diye adlandırılanlar için de bir şeyler söyleyebilir misiniz?

-Sayın Bulut sürekli “Beka” dan söz ediyorsunuz. Peki, bağlaşıklık ortağı AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan’ın Edirne tutukevinde tutuklu HDP ’li Sayın Selahattin Demirtaş için İmralı tutukevinde tutuklu PKK’nın kurucusu Abdullah Öcalan’a hesap vereceği şeklindeki ifadesi için ne düşünüyorsunuz? Demirtaş Türk adaletine mi yoksa bebek öldürene mi hesap verecek?

-Asıl “beka” sorunu, ülkenin değerlerinin ve kaynaklarının düşüncesizce ve milli çıkarlarımıza aykırı biçimde yok edilmesi değil midir?

Soruları daha da çoğaltabiliriz. Sayın Bulut bu sorunları dile getirmek yerine, partililerini bir arada tutmak için “beka” sorununa sarılmaktadır.

Ama gerçek şu ki, artık “beka” söylemi var olan kötü durumu kurtarmaya yetmiyor.

Sayın Bulut bu sorulara yanıt verir mi ya da partililerine yapacağı konuşmalarda bunlara da değinir mi bilemem ancak Sayın Bulut’un bu koçaklamalı söylemleri ve konuşmalarındaki “beka” vurgusu partililerini bir arada tutmaya yetecek mi ilk seçimlerde göreceğiz.

AÇIKLAMA:

Bugün kaleme aldığım “Yücel Bulut’un gündemi yurttaşın gündeminden çok farklı…” başlıklı makalemde Sayın Bulut’a birçok soru yöneltmiş ve “Tokat Pancar Ekicileri Bileşkesinde (Kooperatifi’nde) yaşanan “kayyum” dayatması hakkında ne düşünüyor sunuz? Buradaki Kayyum kurulu neden birleşke (kooperatif) genel kurulunu oluşturup, birleşkeyi yeni seçilen yönetime bırakmıyor? Kayyum kurulunun birleşkenin 450-500 milyon lirayı bulan değerlerini satmak istediği söyleniyor. Siz bu konuda ne/neler yaptınız?” diye sormuştum.

Sayın Bulut bu konuda bir yanıt vermedi ama basın danışmanı ve Gazeteci Musa Özdemir Pancar Ekicileri Bileşkesi ile ilgili bazı girişimlerde bulunduklarını bildirdi. Bunun üzerine yaptığım araştırma sonucu, Sayın Yücel Bulut’un girişimleri sonucu Tokat İl Özel İdaresi’nin % 7 iştirak hissesinin kayyum heyeti tarafından satışına onay vermediğini sağladıkları ve Sayın Yücel Bulut’un Kayyum Heyeti’nin bir an önce bileşke genel kurulu yapmaları için genel merkez nezdinde girişimde bulundukları ancak bir sonuç alınamadığı bilgisine ulaştım.

Aldığım diğer bir bilgiye göre, Pancar Ekicileri Bileşkesi kayyum kurulunun istifa ettiği ve yerlerine yeni bir kayyum kurulu oluşturulacağını öğrendim. Umarım ve dilerim seçilen yeni kayyum kurulu Pancar Ekicileri Bileşkesi ’nin genel kurulunu bir an önce yapar ve pancar ekicileri üyelerinden oluşan yeni yönetim kurulu belirlenir.

Sayın Yücel Bulut’u bu girişiminden dolayı tebrik ederim.

İlgili Yazılar

Belediye Başkanı Sayın Eroğlu kolay yolu mu yoksa zor olanı mı seçecektir? (5)

TOKATtan Haber

Mustafa Arslan, diğer Cumhur İttifakı milletvekilleri ve Sosyal Medya Yasası

TOKATtan Haber

Yalnızca Birkaç Dakikanızı Ayırarak Duruş Bozukluklarınızı Düzeltebileceğiniz Mizoguchi Yöntemi

TOKATtan Haber

Yorum Yaz