Bahaneniz batsın!
Maksat bahane üretmek olduktan sonra, söylenecek söz mü bulunmaz, sorumlu makamda bulunanlar bile bahaneleriyle yalanın ekmeğine yağ sürer.
İşitmişsinizdir. Türkiye Uluslararası İlişkiler ve Stratejik Analizler Merkezi (TÜRKSAM) Başkanı ve Eski Milletvekili Sinan Oğan’ın Tokat 26 Haziran Atatürk Kültür Saray’ında yapacağı konferans yapılamadı.
Çünkü çok önceden izini alınmış, parası yatırılmış, makbuzu alınmış, duyuruları yapılmış konferans Tokat İl Özel İdaresi tarafından, “damı akıyor, tadilat yapılıyor” gerekçesiyle salonun kapıları kilitlendi, kapatıldı.
Peki, 26 Haziran Atatürk Kültür Sarayı’nda iki salon var. İkisinin de mi damı akıyordu, ikisinde de tadilat mı yapılıyordu? Salonun birisinde; diyelim ki büyük salonda tadilat varsa, “kusura bakmayınız bizim dışımızda oluşan bir sorun, biraz küçük ama eğer isterseniz diğer salonda yapabilirsiniz” diye soruldu mu?
Akıl, “çıkar çekiciyle” kafesini kırdı mı mantıklı düşünme uçar, yerini kör bağnaz düşünce ve yalanla sarıp sarmalanmış bahaneler alır.
Türk dünyasının güncel meselelerini, Turan’ı, Kırım’ı, Türkmeneli’ ni, Doğu Türkistan’ı ve mülteci sorununun konuşulacak olması kimi, kimleri rahatsız etti?
Sayın Sinan Oğan, yaptığı basın toplantısında “…eğer Atatürk Kültür Merkezini, Atatürk’e yakışır bir şekilde merkez olarak tutamıyorsanız, Atatürk Kültür Merkezi’nin damı akıyorsa o görevde siz ne iş yapıyorsunuz?” diye soruyor. Kime? İl Özel İdaresi Genel Sekreteri’ne ve dolaylı olarak O’ndan sorumlu Tokat Valisine!
Çok haklı, 26 Haziran Atatürk Kültür Sarayı’nı Tokatlıların kullanabileceği bir kültür merkezi olmaktan çıkarıp, kamu binası haline getirenler, damını bile zamanında onarmakta aciz iseler o makamlarda ne iş yaparlar? Salonlarının kapılarını muhalif gördüklerine kapatarak mı?
Peki, benim sık sık Tokat’taki siyasal erk mensuplarıyla fiyakalı fotoğraflarını, onlarla birlikteki inceleme gezilerini gördüğüm ve PR yapmakta usta olduğunu düşündüğüm Sayın Valinin böyle bir durumda ortadan kaybolmasına ne diyelim?
Doğru değil ama hadi tartışmalı, aşırı ve sert muhalif çıkışları olan birisi olsa hoş görelim. Ancak herhangi bir toplulukla, herhangi bir yapıyla, devletin herhangi bir kurumuyla kavgası, onların karşısında herhangi bir tavrı, duruşu olmayan Sinan Oğan’dan Tokat Valisi neden rahatsız olur?
Bu yaklaşım ve kimi gelişmeler, en azından vereceği konferansla siyasi bir faaliyet yürütmeyecek olan Sayın Sinan Oğan’dan rahatsız olanların Cumhur İttifakı’na dâhil siyasiler olduğunu akla getirmektedir.
Bu konferansın yapılmasına her kim engel olmuş ve her kim de bu demokrasi karşıtı uygulamalara rıza göstermişse bilsinler ki, var olan kusurları bu tip davranışlarıyla çok daha fazla büyümekte ve daha da görünür olmaktadır.
İnsanların susturarak gerçeği saklamak hiçbir dönemde mümkün olmamıştır. Tarih, gerçeklerden rahatsız olanların bunu eninde sonunda öğrenmekle kalmayıp, siyaset sahnesinden de silinip gittiklerini, adlarının dahi anımsanmadıklarını onlara göstermiştir.
Son söz: vazifesini yerine getirmemiş olanların vicdan yaralarına ve ileride başlarına geleceklere ne mazeretleri, ne de pişmanlıkları deva olmaz.
