FERİDUN GÜRGÜNOĞLU
Aziz Nesin’in “Memleketin Birinde Hoptirinam” kitabını okudunuz mu?
Galiba orta 2’de okumuştum, çok eğlenceli ve düşündürücü bir eserdi…
Bu yazının başlığını belirlerken geldi aklıma, gülümsedim acı acı… Şimdi memleketin birinde sanal bir yargı tasviri yapacağım ve sonunda “Neyse ki ülkemizde böyle bir şey yok” diye bitireceğim…
Memleketin birinde adında cumhuriyet, demokrasi ve adalet kelimeleri kullanılmış bir yönetim varmış ama; ne cumhuriyetin c’si, ne demokrasinin d’si, ne de adaletin a’sı söz konusu bile değilmiş… Adı kral veya padişah olmasa da tek bir kişinin mutlak hâkimiyeti varmış bu memlekette…
Adındaki cumhuriyet, demokrasi ve adaletin sebebi memleketler arası ticaret, alış veriş ve yabancı yatırımlara güven içinmiş… Bu memleketteki tek irade veya “Tiran”, tabii ki her işe maydanoz olmuyor, yukarıda belirttiğim memleketler arası itibarı düşünerek özellikle hukuk ve adalet işlerinde “Maşa”lar kullanıyormuş…
Tiran, o memlekette nasıl bir yargısal işlem arzu ediyorsa bu maşalardan birine talimat veriyor, o maşa da ilgili hukuk birimlerini arayıp neyin ne şekilde yapılması gerekiyorsa Tiran’ın talimatlarını kendi istekleri gibi o hukuk birimine veya hâkime dikte ediyor, meseleyi hallediyormuş…
Şimdi bu operasyonu daha iyi ve daha eğlenceli biçimde anlatabilmek için, maşa ile hâkim arasındaki diyaloğu biraz abartarak paylaşayım dostlarımla…
8 no’lu maşa 43no’lu ceza mahkemesi hâkimini arıyor: “Na’ber lan 43, işler nasıl”… “İyidir sayın 8, sayenizde yaradılışımıza da uygun olarak yuvarlanıp gidiyoruz”… “Maaşallah, maaşallah… Bak şu sendeki falanca dosya var ya, ona asgari 10 yıl basacaksın tamam mı”… “Yapma sayın 8, hiçbir elle tutulur delil yok, nasıl veririm 10 yılı, sicilim ne olur sonra”…. “Yemişim sicilini, sen ne diyorsan onu yap, uzatma”… “Sayın 8 bunun üst mahkemesi var temyizi var”… “Bak hâlâ ne diyor, sen oraları bana bırak, rahat battı galiba”… “Tamam, tamam, anladım, saygı ederim sayın 8”…
Sonra? Sonrası malûm… Üst mahkeme, temyiz mahkemesi, Anayasa mahkemesi ve Milletler arası mahkeme…
Milletler arası mahkemeden ceza… Cezanın halkta yansıtılması… Durmak yok yola devam… Taaa ki Falkozitör icat edilip de düzen bozulana kadar… Neyse ki bizde öyle bir şey yok… Sistemimizin kıymetini bilelim…
Ne, falkozitörü bilemediniz mi… Falkozitör işte bildiğin falkozitör… Hani şu bizim falkozitör işte…
Adalet mülkün temelidir… Buradaki “Mülk” mal, mülk anlamında değildir tabii ki… Bu “Mülk”ü yanlış anlamak isteyen o kadar çok insan var ki… Buradaki “Yargı”, devlet anlamındadır…
Yani insanları bir arada tutan, huzur içinde yaşamalarını temin eden kurallar manzumesi, mekanizma…