M.S. 320 yılında Batı Roma İmparatoru Constantine, Doğu’nunki Licinius idi. Constantine’in baskısı altındaki Licinius, topraklarında Hıristiyanlığı yasallaştırmayı kabul etti ve Constantine’in kız kardeşi Constantia ile evlilik anlaşması yaptı.
Fakat şimdi Licinius anlaşmayı bozdu ve Hıristiyanlığı bastırmak için yeni bir girişimde bulundu. Askerlerine ölüm acısına rağmen Hıristiyanlığı reddetmelerini emretti.
Bu emri, Sebaste’nin yakınında bulunan (şimdiki Sivas’ta) “XII. Gök Gürültüsü Tümeni’nde” (Legio Fulminata) 40 asker reddetti; tehdit edildiler, dövüldüler.
Bir akşam bu 40 askeri, çıplak vaziyette donmuş bir gölün üzerine bıraktılar. “Kaderlerinizi reddetmeye hazır olduğunuz zaman kıyıya gelebilirsiniz” dediler.
Onları vazgeçirmek için de kıyıda ateş yaktılar, battaniye, giyecek, sıcak su, sıcak yiyecek ve içecek bıraktılar. En genç askerin annesi de kıyıdaydı; oğlunu kıyıdan destekledi.
Gece ilerlerken 39 asker bekledi, birisi kıyıya geldi. Fakat bu arada kıyıda nöbet tutan askerlerden birisi Hıristiyanlara doğru gitti, elbiselerini çıkarıp koşarak onlara katıldı.
Onlar da buna izin verdiler. Böylece askerlerin sayısı yine 40 oldu. Sabah olduğunda hepsi ölmüştü. Bir kaynak, hayatta kalan bazılarının, şafakta bıçaklanarak öldürüldüğünü yazar.
Bu kahraman 40 asker vasiyetlerinde Zile yakınındaki Sarin Köyü’ne gömülmek istediklerini söylerler.
Cesetlerinin yakılmasından sonra kalan küllerin çoğunluğu Zile yakınındaki Sarin Köyü‘ne götürülmüştür. Diğerleri birçok kilise ve inançlı insan arasında paylaşılmıştır
Sarin Köyü, eskiden “Kırklar Tekkesi” adıyla da bilinen Şeyh Nusrettin Tekkesi‘dir.
Yunanlılar ve Ermeniler buraya hac için gelmekteydiler.
Burada eskiden birHıristiyan Manastırı vardı. Bunun yerini sonra Şeyh Nusrettin’in Türbesi almıştır
***
Bugün bu türbenin içerisinde Anadolu’nun ilk üç ressamından birisi olan Zileli Nakkaş Emin’in kalemkari süslemeleri vardır.
Zileli Nakkaş Emin, Şeyhzade Abdurrahman Efendi ve Ali Miralaygil şimdiye dek Anadolu’nun bilinen üç halk ressamıdır.
Bu beyler, sanatına hâkim “nakkaş” sıfatına sahip cevherlerdir.
Zileli Nakkaş Emin’in kalemkari süslemelerinin, eski adıyla Sarin ya da Kırklar Köyü, yeni adıyla Şeyh Nusrettin Köyü’nde, Latifoğlu Konağı, Yağcıoğlu Konağı ile Amasya, Merzifon’dadır.
NOT: İlk Bölümdeki Makale : Emekli Arkeolog Kâmil Yaşar PAŞAY tarafından yazılmış ve Tokat Kültür Araştırma Dergisi – Yıl : 10, Sayı : 17, Aralık 2002, sh. 58’de yayımlanmıştır.