Osman Destebaşı: “Herkes haddini bilsin!”
İyi Parti İl Başkanlığı Danışmanı ve Tokat Yeni Hayat Yapı Kooperatifi Başkanı Osman Destebaşı basın açıklaması yaptı.
Yaptığı Basın açıklamasında Eğitim Birsen 1 Nolu Şube Başkanının Rektör hakkında yaptığı basın açıklamasına değinen Osman Destebaşı “Herkes haddini bilsin!” dedi
Osman Destebaşının basın açıklamasının tam metni aşağıdadır
Kıymetli basın mensupları;
Malum ülkemizde Ocak ayına kadar sivil toplum örgütlerinin seçimleri var. Oda, Borsa, Meslek örgütleri ve sendikalar seçimlerini yeniliyorlar. Bu yarı resmi kurumlar, demokrasimizin olmazsa olmazı demokrasi yıldızlarımızdır. Fakat son yıllarda görüyoruz ki, buralar bazı kişiler tarafından ya siyasi bir kariyer için atlama taşı olarak kullanılıyor ya da siyasi partilerin arka bahçesi olarak kullanılıyor. TSO seçmenlerinden duyuyoruz ki, TSO’nun 25 meclis üyeliğinden birisine aday olmuş bir zat “ben iyi partiden milletvekili adayıyım ve buraları size bırakacağım” diye oy istiyor. Türkiye demokrasisinin son dönemlerinin en önemli yıldızı İYİ Partimizin hiç kimseye verilmiş böyle bir sözü yoktur. Partinin üst yönetiminde siyaset yapan kişiler bile kendilerinde böyle bir müktesep hak görememektedirler. Sonra temsil etmek için oy istedikleri insanlara “size şunu bunu yapacağım” diye vaatte bulunarak oy isteyip ama esas aklındakinin en güzide sivil toplum kuruluşunu siyasi atlama taşı olarak görmek olsa olsa bir karakter zaafıdır. Tabi insan yalan bulamayınca doğru söyler durumda olunca altı ay sonra istifa etmeyi planladığı bir yere dört yıllık vaatte bulunmakta bir beis görmez. Dolayısıyla bu vatandaşın “ben İYİ Partiden adayım” demesi zırva. (ki aday adayı olabilir). Vekil olup “burayı size devredeceğim” demesi de milli iradeyi cebinde gören cahilce bir palavradır.
Oda başkanının tavrı böyledir de sendika başkanın ki farklı mıdır? Kasım ayının 6’ sında seçimi yapılacak olan eğitim birsen 1 Nolu Şube başkanının durumuna bir göz atalım. Şaban CEYLAN adlı bu arkadaş Tokat’ta eğitimci ve eğitimin sorunlarını çözmüş (!) Örneğin yıkılan Atatürk Lisesinin nerede olduğunu bulmuş! Kendisi 40.000 TL maaş alırken özel okullardaki dört – beş bin TL maaşla hayatta kalma mücadelesi veren öğretmenlerin meselelerini çözmüş, en azından öğretmenlerin promosyon haklarını verimli bir şekilde halletmiş gibi, hanımını gitmediği işe temizlikçi kadrosuna yerleştirdiği yetmezmiş gibi elektrik teknikeri olmasına rağmen endüstri meslek lisesini müdürü olarak sanayi devi yapmış edasıyla sağa sola çamur atarak rektör atama, nepotizm, üniversiteye tren yolu, hastane, cami gibi her biri ayrı bir vakfı ayrı bir bakanlığı ilgilendiren meselelerde ahkam kesiyor, ahlak, erdem ve fazilet dersi veriyor. Bu arkadaşların piyasadaki ideolojileri kendi etraflarında bile 360° döndükleri için, yaptıklarının FETÖ‘nun ahlakının tıpatıp benzeri olduğunun farkında bile değiller. Sen sendikacısın ve milli eğitime bağlı öğretmenlerin hak ve hukuklarını savunsana!
FETÖ’nün teröristleri bir zamanlar devlet de biz, millet de biz, din de biz, AKP de biziz diye aynen senin yaptığın gibi önce millete çamur atıp fişleyip daha sonra da oluşturdukları algıyla çeşitli kadroları ve hakları kendi tekellerine alıyorlardı. Tokatta ki okul müdürleri ve müdür yardımcılarının %97’si senin sendikanın mensubu iken, öğretmen olmayıp tekniker olduğun halde Endüstri Meslek Lisesine sen müdür oluyorsun, eşin 40 yaşından sonra gitmeden maaş aldığı KYK’ya temizlik görevlisi olarak işe giriyor, sanki sen bu işlere eşin ile birlikte imtihanla girmiş gibi millete nepotizm dersi veriyorsun. Tabi bu kadar vasıfsız özelliksiz insanların eline 40.000 TL maaş, altına özel işlerinde dahil kullandıkları araba, arkasına da bir siyasi parti koyarsanız doğal olarak her yere zıplar.
Arkadaşlar çoğunuzun yaşı genç bilmezsiniz meşhur 28 Şubat‘ın birde beşli çete meşhurları vardı. Onlar TİSK, TESK, TOBB, TÜRKİŞ, DİSK. Bunlar o gün sivil toplum boyutundan çıkmış temsil ettikleri mensuplarının dertlerini bir kenara bırakmış, hükümet devirmek için canhıraş hane mücadele veriyorlardı. Bugün başkanlarının ismini hatırlayan var mı. Daha sonra aynısının bir benzerini FETÖ’nün müritleri yaptı. Şimdi Şaban CEYLAN’ın sendika genel başkanı olan buçuk Ali, şube başkanının hezeyanlarını doğru diyerek yargı dağıtıp racon kesiyor. Hayırdır birader, sen mi rektör adayısın yoksa Şaban efendi mi? 28 Şubat‘ın beşli çetesine mi özeniyorsun? Seçime yakın iktidara rektör mü dayatıyorsun? Bu işler sizin üstünüze vazife mi? Herkes haddini bilsin! Bak buçuk Ali sen bilmezsin belki, atasözleri hadisi şeriflerden sonra gelir. Atalarımız “gereksiz mesnetsiz ve zamansız havlayan it sürüye kurt getirir” demiş. O her yere karışan 28 Şubat‘ın 5’li çetesi ile FETÖ’nün müritleri ne hallere düştüyse sizde bu akıbete kendinizi zorlamayın.
Arkadaşlar ilimizde milli eğitim müdürü olmasa ne olur diye bir soru aklıma geliyor. Okullarda müfredat uygulanmaz dersler yapılmaz mı acaba? Vali olmasa tarım il müdürlüğü SGK, sağlık il müdürlüğü çalışamaz mı? Bu üst düzey yöneticilerimiz ne işe yarar? Bu Şaban CEYLAN denilen zatî muhterem 657’ye tabi devlet memuru değil midir? Hangi hakla devletin bir kurumunda 800 kişi işe başlamış bu kişilerin AKP bağlantısından hiç söz etmezken içerisinden üç- beşini seçip kimisinin babasını kimisinin kardeşini referans göstererek fişliyor. FETÖ ahlakı belli ki hiç gitmemiş! Kendilerinden başka herkesi yok sayıp, devletin tüm kadrolarını babalarının malı gibi başkalarının yer alamayacağı ele geçirilecek mevzi olarak görmektedirler.
Sayın Valim ve Sayın Milli Eğitim Müdürü, bu kişiler mensuplarının özlük hakları ile ilgilenmesi gereken bir sendikacı mı, fişlemeci mi, istihbaratçı veya siyasi parti mensubu mudur? Bunlardan hesap sorulmazsa biz sizden bunun hesabını zamanı gelince sorarız. Sabredin biraz az kaldı diyelim.
Özetle çağrım tüm siyasi partileredir. Arkadaşlar sivil toplum kuruluşları görevlerinin gerekleri ile ilgilensinler. Herkes haddini hududunu bilerek hareket etsin. Kimse siyasi partilerin veya hükümetin işine karışmasın. TSO’nun 25 meclis üyesi içerisinde çeşitli komitelerde meclis üyeliğine talip olan bizim de arkadaşlarımız var. Kim kimin haklarını daha iyi savunacağını düşünüyorsa ona oy versin. Sendika seçimlerinde öğretmen arkadaşlar kendilerini ve özlük haklarını kim iyi daha savunacaksa ona oy versinler. Burada TSO seçimlerinde partimizin milletvekilliğini teamüllere aykırı olarak kendine müktesep hak gören arkadaşa uyarımdır: İYİ Partide vekillik millete SÜLÜK yapıştırmaya benzemez. Şaban CEYLAN ve Ali YALÇIN Beyler sizin Cumhurbaşkanlığı Hükümet sisteminden haberiniz yok sanırım. GOP Üniversitesi rektörü AKP genel başkanı da olan Cumhurbaşkanının atadığı bir bürokrattır. FETÖ taktiği ile çamur atarak rektör değiştirmeye çalışmanız bizim konumuz değil. Arka bahçesi olduğunuz AKP iktidarı kimi rektör atarsa atasın 2023 Haziran’da Cumhurbaşkanı millet ittifakına geçtiğinde 2 nolu cetveldeki herkes istifa etmiş olacaktır. Onun için herkes sabırlı olsun ülkede demokrasinin kuvvetler ayrılığının, sivil toplum kuruluşları aracılığıyla sivil inisiyatifin akıl, bilim, hukuk ve demokrasi ışığında ilerlemenin başlamasına az kaldı.
Saygılarımla…
